Yeni yasa ve yapılacak filtreleme kullanıcılar kadar ilgili servis sağlayıcı ve yer sağlayıcıları da fazlasıyla ilgilendirmekte. Kullanıcılar genel olarak olayın filtre kısmına takılsa da, firmaların üzerine düşen sorumluluk fazlasıyla artmış durumda.
Sunucu loglarının 2 sene süre ile saklanması, data korunması konusunda maddi bir yük getirmekte. Bunun haricinde 4 saatlik bir aksiyon süresi tanınması ise, zaman kısıtlaması nedeniyle firmaları zor durumda bırakmakta. Bu aksiyonun zamanında alınmaması durumunda oluşan hukuki süreç ve maddi yaptırımlar ise problemin en önemli kısmı.
İlgili yasa filtre konusunda diyor ki;
“n) Birlik: Erişim Sağlayıcıları Birliğini,
o) Erişimin engellenmesi: Alan adından erişimin engellenmesi, IP adresinden erişimin engellenmesi, içeriğe (URL) erişimin engellenmesi ve benzeri yöntemler kullanılarak erişimin engellenmesini,
ö) İçeriğin yayından çıkarılması: İçerik veya yer sağlayıcılar tarafından içeriğin sunuculardan veya barındırılan içerikten çıkarılmasını,
p) URL adresi: İlgili içeriğin internette bulunduğu tam internet adresini,
r) Uyarı Yöntemi: İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişiler tarafından içeriğin yayından çıkarılması amacıyla öncelikle içerik sağlayıcısına, makul sürede sonuç alınamaması halinde yer sağlayıcısına iletişim adresleri üzerinden gerçekleştirilecek bildirim yöntemini.”
Dolayısı ile engelleme yapılacak kanallar net olarak belirtilmiş. Bunlar,
URL bazlı filtreleme: Direk olarak alan adını engellemek yerine, ilgili sayfayı engellemek
IP bazlı filtreleme: Yayın yapılan IP’nin direk olarak engellenmesi
Alan adı bazlı filtreleme: Alana adının direk olarak engellenmesi.
İçeriğin yayından kaldırılması: İlgili içeriğin yurtiçi merkezli bir sunucuda bulunması sonucu yapılacak uyarı ile kaldırılması
4 ana maddede inceleyebileceğimiz filtrelemede, her bir maddenin diğerlerine göre avantajı, dezavantajı ve açığı bulunmakta. Bunlardan IP ve URL bazlı filtreleme harici olanları zaten hali hazırda kullanılan bir yöntemdi. Savcılık karar çıkartıyor ve ilgili yayının durdurulması talebinde bulunuyordu. Dolayısıyla detaylı olarak incelenmesi gereken kısımlar IP ve URL bazlı filtreleme maddeleri.
URL Bazlı Filtreleme
Bu filtreleme yönteminde, URL’ye erişim kapatılacak. Şöyledir ki, zamanında sakıncalı içerikler nedeniyle youtube’un kapatıldığına defalarca şahit olduk. Bundan sonra Youtube’un tamamen kapatılması yerine, ilgili içeriğin yayın yaptığı adres kapatılacak. Bunun için de ilgili keywordlerden faydalanılarak kendi içerisinde harici bir filtre oluşturulacak. Sunucular Türkiye’de değil ise, VPN ile bağlantı sağlanabilir.
IP Bazlı Filtreleme
IP bazlı olarak filtreleme yapmaktaki amaç, alan adı değişikliği yapılsa bile içeriğin bulunduğu IP aynı olduğundan, erişilememesini sağlamak. Engellemeler ISP üzerinden yapılacağından yada IP anonsu durdurulacağından erişim mümkün olmayacak. Sunucu eğer yurtiçinde yer alıyor ise, anons durduğu için VPN bile kullanılsa erişim sağlamak mümkün olmayacak.
Hal böyle olunca, haber sitelerinin veya içerik paylaşan sitelerinde bu engellemelere maruz kalmaması için yurtdışında yayın yapmaya başlaması muhtemel. Bu da tabi ülkemizde son 2 yılda ivmelenen bilişim sektörünü birkaç yıl geriye götürecek.
Filtreye nasıl takılmayacağız?
Filtreden kaçış yolu kesin değil. Belirttiğim gibi IP bazlı filtreleme yapılırsa ve ilgili içerik sunucu Türkiye içerisinde yer alıyorsa (yada Türk IP’sine sahip ise) VPN de kullanışsız oluyor. Ama tüm bunların haricinde, gözlemlenmemek ve güvenli internete sahip olmak için VPN şart. Filtre, sansür olsun olmasın, VPN daima güvenli data akışı ve kafanızın rahat olmasını sağlar.
Bir önceki yazımız olan Centos Sunucuda MRTG Kurulumu başlıklı makalemizde centos grafikler, linux hat grafiği ve linux hat takibi hakkında bilgiler verilmektedir.